10 Mart 2016 Perşembe

KARABALA Geliyor - 3

KARABALA’NIN DOĞDUĞU GÜNDÜ!

2015 yılının Nisan ayında bir davet aldım. Çizgi Diyarı diye çizgi roman severlerin oluşturduğu bir site varmış. Çizgi romana emeği geçen kimselere anı mahiyetinde ödül ve plaket verilecekmiş. Ben de davetliydim. Oysa ben çizgi romandan kopalı yıllar olmuştu. Fakat bütün büyük isimlerin orada olacağını öğrenince eşim ve oğlumla beraber ödül töreninin yapıldığı salona gittik. 


Salonda ödüller verilirken nereden buldularsa benim çizdiğim, yeni denediğim TOLGA macerasından bir sayfa perdeye yansıtıldı. Sunucu mikrofonda beni çağırarak, (Mustafa PALA)’’ Bu çizgilerden neden bizi mahrum bırakıyorsunuz. Lütfen bize gelecek yıl bu törende bizim karşımıza yepyeni bir albümle çıkacağınıza söz verin!’’ dedi. Ben de ‘’SÖZ. Bir Çizgi roman albümü çizeceğim ve seneye bu zamanlarda elinizde olacak’’ dedim.  

Tören dağıldı. Akşam eve gittiğimizde eşime dönüp; ‘’Ben ne yaptım, o kadar kişinin karşısında albüm yapacağıma söz verdim o halde çizmem lazım’’ dedim. Zaten KARABALA kafamda yavaş yavaş şekillenmeye başlamıştı bile.

İşte o gece KARABALA’nın ilk çizgileri doğdu.

Sonra günler süren karakter yaratma ve eskizler süreci. Uzun yıllar çizmemenin sıkıntısını çok yaşadım. Bir boksör yıllar sonra ringe döner mi? Ya da bir futbolcu 40 yıla yakın bir süre sonra sahalara döner mi?

Ben böyle bir delilik yaptım işte.

Geri döndüm! Eksik olma ustam!

Şimdilerde ‘KARABALA’ ile uğraşıyorum.

Ele avuca sığmayan delidolu bir çocuk bu.

Bütün gün peşinden koşuşturup duruyorum.

Beraber yatıp kalkıyoruz.

Ne gecesi belli,
Ne de gündüzü.

Arada, Abdullah TURHAN dedesi ile de görüşüyor.

Çok sevdiler birbirlerini.

Yalnız hayatımı altüst etti. Hiç rahat durmuyor.

Uyutmuyor bile beni.

Zapt edemiyorum keratayı.

Adam edebilecek miyim?

Bilmiyorum.

Doğrusu ben de çok merak ediyorum.

Bakalım ne olacak?







Hiç yorum yok:

Linkler

Related Posts with Thumbnails